Kendini okyanusta bir damla sanma.
Bir damlanın içinde kocaman bir okyanussun.
Mevlana
Bir damlanın içinde kocaman bir okyanussun.
Mevlana
Son zamanlarda anne babalar bir çok konuda çocukları için
karar vermekte hatta onlara seçme şansı bile bırakmamaktadır.
Çocukları için her şeyi yapan bu anne babalar, bunları
yaparken çocuklarını düşündükleri, onlar için yaptıkları tezini ortaya atarlar
ve genellikle kendilerini bu şekilde savunurlar.
Peki bir çocuğun her şeyini anne babanın yapması ne kadar
doğrudur?
Yada bu olay gerçekten anne
babaların iddia ettikleri gibi çocukları için yararlı mıdır?
Çocuklar küçük yaşlardan beri kendilerinin neler
yapabileceklerini keşfetmeye başlarlar. Bunları yaparken de özgünvenlerini
geliştirmiş olacaklardır.
Eğer anne babalar çocuklarının her istediklerini yaparlar
ve onlara yapma şansı vermezler ise çocuklarının özgüvenlerine zarar vermiş
olurlar.
Peki özgüven
nedir?
Özgüven; kişinin kendisinin neler yapabileceğinin yada
yapamayacağı şeylerin farkında olması, olumlu yada olumsuz duygularını bilmesi,
kendisini yetenekleri ve korkularıyla tanıması, kendini en temel hali ile kabul
etmesi ve kendisi ile barışık yaşaması demektir.
Kısacası özgüven kendini tanıması ve değerli hissetmesidir.
Özgüven çocuklar da kendini tanıma süreci ile
başlamaktadır. Çocukluk yıllarında özgüveni tam olarak kazanamamış insanlar
ilerleyen yaşlarda bu konuda kendisinde güvensizlik duyacaklar,“Aceba yapabilecekmiyim”.
“Yapamazsam rezil olurum”. Sözleri ile kendi içlerinde çelişkiye düşeceklerdir.
Çocuklarının sorumluluk almasını istemeyen anne baba bir
süre sonra çocuğu kendilerine bağımlı hale getireceklerdir. Bu durumda çocuk
özgüvenini kaybedecek ve beraberinde problem çözme becerileri gelişmeyecektir.
Bir diğer hatalı davranış çocuğun kıyaslanmasıdır.
Bilirsiniz bizim toplumda bir “elalemin çocukları” vardır.
Onlar her şeyi harika yaparlar. Genellikle anne babalarda çocuğuna örnek
gösterdiğini düşünerek bu çocuklarla kendi çocuklarını kıyaslarlar.
Anne babalar farkında olmasa da çocuklar bu durumun fazlası
ile farkındadırlar.
İlerleyen yıllarda okula başlayan çocuk akedemik olarak
kıyaslanmaya başladığında ise özgüvenini
tamamen kaybedebilir.
Aslında her anne baba çocuklarının kendine güvenmesini ve
yetişkin olduklarında ayakta durabilemelerini istemektedirler.
Ancak çocukluk yaşlardan itibaren yapılan yanlışlar bu
durumu imkansız hale getirebilir.
Peki anne babalar neler yapmalıdırlar?
Anne babalar çocuklarının yapmak istediklerini ve
gelişimini destekler, onlara seçme şansı
verirler ise çocuklarının özgüvenini desteklemiş olurlar.
Onları diğer arkadaşları ile kıyaslamak yerini onları bu
haliyle kabullenir iseler, çocuklara da kendilerini en doğal hali ile kabul
etmelerine yardımcı olacaklardır.
Yeri geldiğinde onları cesaretlendirmeleri gerekmektedir.
Yaptıkları işlerde sevgiyi, ihtiyaç duyduğu ilgi ve
yakınlığı gösteren , fikirlerini destekleyen, çocuğuna güvenen, başarısız dahi olsa çabasını alkışlayan, hatta
tekrar denemesi için onu cesaretlendiren bir anne baba çocuklarının özgüvenini
kendiliğinden oluşmasını desteklemiş olacaklardır.
Unutmayın herkes hata yapabilir ki konuştuğumuz kişi çocuk
olunca hata yapması çok normaldir.
Başarılı insanların özgüvenlerinin yüksek olmasının en
büyük nedeni kendilerine bu özgüveni kazandıran insanlardır.
Özetle çocuklarınız sizlerin düşüncesine göre şekillenmeyebilir.
Lütfen çocuklarımızı kendi kafamızdaki şekle girmeye
zorlamayalım. Onlara seçme şansı verlim, fikirlerine saygı gösterelim.
Özgüveni
geliştirmek için başka neler yapabilirim?
ü Çocuğa
sınırların belli olduğu ve sevginin açıkça ifade edildiği olumlu bir ev yaşamı
sağlanmalıdır. Böyle bir ev ortamında yetişen çocuğun, hem akademik, hem de
kişisel özgüveninin temeli oluşturulmuştur.
ü Anne-babanın
çocuğundan beklentileri onun yetenekleri ve yapabilirliği ile kıyaslandığında
gerçekçi olmalıdır.
ü Okulla
ilgili yetersizliklerinden çok başarılarının üzerinde durulmalıdır. Bir dersten
aldığı düşük bir not, diğer dersteki çalışma ve başarısını gölgelememelidir.
ü Başarıyla
sonuçlanmasa bile çabaları takdir edilmelidir. Bir çocuğun anne-babası tarafından,
"Öğrenmeye çalışmandan gurur duyuyorum", "İyi çalışman beni
mutlu ediyor" gibi sözlerle yüreklendirilmesi, çocuğun daha çok çaba
harcaması için onu motive edecek, mücadele gücünü geliştirecektir.
ü Başarıları
kadar gösterdiği gelişme ve ilerlemeler de çocuğun dün yapamadıkları ile bugün
yapabildikleri karşılaştırılarak somut olarak ortaya konmalıdır.
ü Çocuğa
kendi işini kendisinin yapması için fırsat tanınmalı, kendi başına yapabileceği
işler bir yetişkin tarafından yapılmamalıdır.
ü Sosyal
muhakemesini geliştirmek için sorunu onun adına çözülmemeli, çözüm bulmasına
yardımcı olunmalı, alternatifler üzerine düşünmesi sağlanmalıdır.
ü Başladığı
işi bitirmesi konusunda motive edilmeli, destek ve model olunmalıdır.
ü Başarısız
olduğunda nedenlere birlikte bakıp daha sonraki denemeleri için
yüreklendirilmeli, mücadele etmesi sağlanmalıdır.
ü Çocuğun;
duygu, düşünce ve inançlarını; açık dürüst ve başkalarının haklarını ihlal
etmeden, karşısındaki kişiyi aşağılamadan ve incitmeden ifade etmesi sağlanmalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder