5 Ağustos 2015 Çarşamba

ELEŞTİREL DÜŞÜNME

eleştirel düşünme becerisi
                        Eleştirel Düşünme

Son zamanlarda çokça karşımıza çıkan bir söylem. 21.yy becerileri içerisinde mutlaka olması gerekenlerden bir tanesi. Ancak kavram biraz karışık geliyor. Çünkü bizim toplumda eleştirmekte eleştirilmekte pek sevilmez. Peki ama nedir bu eleştirel düşünme. Hadi gelin biraz irdeleyelim.
Eleştiri kelimesi ile başlayalım isterseniz.

Eleştiri:
1.Bir insanı, bir eseri, bir konuyu doğru ve yanlış yanlarını bulup göstermek amacıyla inceleme işi, tenkit
2.Bir edebiyat veya sanat eserini her yönüyle değerlendirerek anlaşılmasını sağlamak amacıyla yazılan yazı türü, tenkit, kritik
3.Özellikle bilginin temellerini ve doğruluk durumunu inceleme, sınama, yargılama…
Öyle olduğunu söylüyor TDK.

Aslına bakarsanız bizim toplumda eleştiri iki çeşittir. Bunlardan biri yapıcı eleştiri, diğeri ise yıkıcı eleştiridir. Biz genellikle yıkıcı olanı kullanmayı severiz. Konuşmamıza birazda çok bilmişlik ekledik mi , tamam olmuştur işte. Bu sebepten pek sevilmez bizim toplumda eleştiri.
Ancak yapıcı eleştiri bir konunun daha iyi nasıl yapılması yada daha farklı nasıl yapılması gerektiği konusunda mutlaka olması gereken bir durumdur.
Giydiğiniz kıyafetin size yakışmadığını aslında bunun diğer renginin size daha çok yakışacağını söylemek, yapıcı bir eleştiridir. Ama biz bunu pek öyle anlamayız.
Yıkıcı eleştiri, nasıl olması gerekirdi? Sorunsuna pek cevap veremez. Sadece kötü olduğunu yada beğenmediğini ifade eder.
Ancak yapıcı eleştiri mutlaka bir çözüm yolu sunar. Ve aslında sizin gelişmeniz için gerekli olan bir durumdur.
Düşünme kelimesine gelince

1.Düşünmek işi, tefekkür
2.Duyum ve izlenimlerden, tasarımlardan ayrı olarak aklın bağımsız ve kendine özgü durumu
3.Karşılaştırmalar yapma, ayırma, birleştirme, bağlantıları ve biçimleri kavrama yetisi (TDK)

Düşünme denildiğinde,  Düşünüyorum, öyleyse varım; René Descartes'ın Batı rasyonalizminin kurucu elementi olan felsefi sözüdür.
Descartes önce dört kural saptadı:
1.   Açık seçik ve belirgin fikirler dışında hiçbir şeyi kabul etmemek.
2.   Her sorunu çözümü için gerekli sayıda parçalara ayırmak.
3.   Düşünceleri basitten karmaşığa doğru sıralamak.
4.   Gözden kaçmış bir şey olup olmadığını sürekli kontrol etmek.
Sonra bu kuralları izleyerek şöyle düşündü.
   Duyularımız bazen bizi aldattığına göre, hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını farzetmeliyim.
 Burada sobanın karşısında oturduğumu nasıl bilebilirim.
 Bundan emin olamam. Rüya ya da hayal görüyor olabilirim.
 Ya da muzip bir şeytan benimle oyun oynuyor olabilir.
Kuşku duymayacağım tek şey, bir şey düşünüyor olmam. Rüya gördüğümü, benimle alay edildiğini ya da bir bedenim olmadığını düşünsem bile bu böyle.
İşte buldum! Düşünüyorum, öyleyse varım! (https://tr.wikipedia.org/wiki/Cogito_ergo_sum)

Günlük hayatımızda hemen hemen en çok yapığımız eylemlerden bir tanesidir aslında düşünmek. Bir çok kişi düşünme eyelemini hayal kurma eylemi ile birleştirmeyi sever. Ve hayalleri ile mutlu olurlar. Sizlerinde mutlaka aklından geçirdiği ve olmasını istediği düşünceleriniz vardır.
Düşünmek kelimesi aynı zamanda aklı selim insanlar için en önemli eylemlerden bir tanesidir.
Örneğin yüce kitabımız Kuran-ı Kerimde düşünmek kelimesi tam 84 ayrı yerde geçmektedir.
Yine tüm bilimsel olaylarda en önemli eylem düşünmek olarak görülmektedir.
Peki iyi ama eleştirel düşünce nedir?

Eleştirel düşünme; kuşku temelli sorgulayıcı bir yaklaşımla konulara bakma, yorum yapma ve karar verme becerisidir. Sebep-sonuç ilişkisini bulma, ayrıntılarda benzerlik ve farklılıkları yakalama, çeşitli ölçütleri kullanarak sıralama yapma, verilen bilgilerin kabul edilebilirliğini, geçerliliğini belirleme, analiz etme, değerlendirme, anlamlandırma, çıkarımda bulunma gibi alt becerileri içerir.
Bununla beraber birde “Bireyin ne yapacağına ve neye inanacağına karar vermesi için çözümleyici, değerlendirmeye yönelik bilinçli olarak yargılarda bulunması ve bu yargıları ifade etmesidir. Eleştirel düşünme becerisinin temelinde sağlıklı, disiplinli, sistematik ve sorgulayıcı düşünme vardır ve bireyin eleştirel düşünme becerilerini geliştirebilmesi için yeterli düzeyde düşünce alt yapısına sahip olması gerekir. Bireyin düşünce gelişimi ya da düşünmeyi öğrenmesi kendisi olmasına, kendi düşüncelerini oluşturmasına dayanak oluşturur.”diye söylüyor Adnan KARADÜZ* hoca.
Genellikle bizler eleştirel düşünme olayına biraz uzak kalırız. Genellikle sebebi bir çok konuda sağlıklı bir bilgiye sahip olmamamızdan kaynaklanır.
Son zamanlarda tüm bildiği televizyonda duyduklarında yada sosyal medyada okuduklarından ibaret olan insanlar karşımıza çıkmaktadır. Hemen her konuda bilgisi varmış gibi davrananlarda işin cabası.
Bir alışverişte satıcı size sözde indirim yapınca hoşumuza gidiyor ve daha ucuza aldığımızı düşünüyoruz. Hatta satıcı “Abi başkasına bu fiyata satmadım, inanki senin için yoksa vermezdim.”gibi cümleler duyuryorsunuz.
Biraz düşünelim aceba neden bana özel diye. Aslında size özel falan olduğu yok. Tüm müşterilere aynı tavrı yapıyor  ve herkesin özel olmasını hissettiriyor. Sizlerinde hoşuna gidiyor.
Aslına bakarsanız bu işi en güzel telefon opertörleri yapıyor. Size özel kampanya yada indirim şeklinde. Biraz düşününce insanların bunu anlamaları zor değil aslında.
Yine televizyonlar bunu çok kullanırlar. Her kanal kendi yandaşının düşündüğü gibi haber sunar. Ve daima karşı düşünce haksızdır.
Gazete köşe yazarlarına ise diyecek kelime yok. Ağzının dolusu bu işi en iyi bildiğini söylemekle geçer ve “Böyle bir olay dünyanın hiçbir yerinde yok.”diye yazar.
Sormak gerek tüm dünyayı gezip de gördün mü? Yada araştırdın mı? Diye.

Sözün özü, hayatta karşılaştığımız olayları ve durumları eni boyu düşünmez isek yanılmaya yada yanıltılmaya mahkum kalırız.
Eleştirel düşünme;düşünme eyeleminin sistematik olarak yapılmasıdır. Ve bu beceri  bilgi kirliliği yaşadığımız şu günlerde vaz geçilmez hale gelmiştir.
                                                                                                         
                                                                                                               Soner CİHANKER


*Yrd. Doç. Dr., Erciyes Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölümü, akaraduz@erciyes.edu.tr

KAYNAKÇA:

Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 5/3 Summer 2010