ÇOCUKLARI KORKUTMAK

Bilmem sizin çocukluğunuzda da oldu mu?

“Yemeğini yemezsen hasta olursun sonra doktor amca iğne yapar.”

“Polis seni hapse atar.”

“Çabuk yat yoksa öcü gelecek.”

“Akşam baban gelince görürsün”

Benim çocukluğum da annemin en çok kullandığı cümleler arasında yer alan bu cümleler ilginçtir ki hale çocukları korkutmak amacı ile söylenmekte.

Genenllikle anne babalar çocuklarına bir şeyleri yaptıramadıkları zaman hemen onları korkutma yoluna gitmektedirler.

Bazı annelerin en büyük korku silahi terlikleridir.

Sonuçta korkutma unsuru ne olursa olsun amaç aynı.

Daha sonrasında korkularla büyüyen çocuk cesaretsiz oluyor. Bu sefer anne baba, “aman bu çocuk da çok korkak çıktı.” Diye yakınıyor. Bir sor bakalım neden öyle oldu bu çocuk?

Korkutmayı bir disiplin sanmamız da bunların cabası.

Korkutmayı bir nevi dediğimiz yapmaz isen gününü görürsün tarzı bir çeşit tehtid unsuru olarak kullanan anne babalara ise hiç sözüm yok.

Daha sonrasında çocuk yeni bir ortama girdiğinde ise çekingen davranmakta.

Korku aslında kötü bir duygu değildir. Çocuğun kendini koruma iç güdüsüdür. Ancak çocuk tehlikeyi kendisi hissetmesi gerekir.

Bizler suni tehlikelerle çocukta gereksiz korkulara neden olmaktayız.

Ayrıca korku aynı zamanda güvensizliğe neden olmaktadır. Çocukların ilerleyen yaşlarda özgüven sorunu yaşamasının altında yatan nedenlerden biridir.

Korkuların ileri seviyede olanlarına ise fobi denilmektedir.

Zaten ilerleyen yaşlarda ortaya çıkan fobinin kökeni genellikle kişinin çocukluğuna dayanmaktadır.

Çocuğunuzu korkutarak onun;

Araştırma ve keşfetmesini,

Yaratıcılığını,

Girişkenliğini,

Kendini ifade etme becerisi,

Cesaretinin gelişmesini engelliyorsunuz demektir.

Anne babalar istediklerini korkutmadan yaptırabilirler mi?

Pek tabi ki yaptırabilirler:

Ilımlı bir ses tonu, sevgi dolu davranışlar,kendi isteklerimiz kadar çocukların isteklerini de dikkate alma.

Bazı durumlarda onlara seçme şansı verme, kendini her ortamda ifade etmesine yardımcı olma, anne babanın tutarlı bir davranış sergilemesi.

Bu yazdılarımızın hepsi çocuklarınızın geleceği için.

Şimdilerde birkaç saat rahat edecegim diye lütfen çocuklarınızın geleceğini karartmayın.